KARATAY ŞİİR AKŞAMI
Karatay Belediye Başkanı Mehmet Hançerli, diğer çalışmalarında olduğu gibi yine ayrıcalığını gösterdi. Kendisi için halkın söylediği, "Karar alıyor...
Karatay Belediye Başkanı Mehmet Hançerli, diğer çalışmalarında olduğu gibi yine ayrıcalığını gösterdi. Kendisi için halkın söylediği, "Karar alıyor hemen icraata geçiyor, sözleri lafta kalmıyor" takdirlerine layık bir yeni hizmete daha imza atarak TYB ile ortaklaşa Karatay Şiir Akşamı'nı organize etti ve bu şiir akşamının gelenekselleştirileceğine dair vaade bulundu.
Karatay Belediyesi ve Türkiye Yazarlar Birliği, 9 Ağustos 2008 Cumartesi akşamı Adalet Parkı'nda insanımızın şiire ve şaire ihtiyacı olduğunu hatırlattı. Dinleyici çokluğu ve program bitene kadar gelenlerin ayrılmadan dinleyip izlemesi, şiirin şairin sevildiğinin teyidiydi. Bu ilgi de böylesi programların ivedilik kazanmasının, tekrarlanmasının istendiğini gösterirken, diğer taraftan böylesi etkinliklerin yetersizliğini hatırlatıyordu. Belki de etkinliklerin yetersizliğinden ziyade tanıtımı, duyurulması yetersizdi(!) Bunun çarpıcı bir örneği geçtiğimiz aylarda Selçuk Üniversitesi Bünyesinde gerçekleştirilen ve onlarca yerli yabancı şairin iştirak ettiği "Uluslar arası Şairler Buluşması"nda yaşandı. Önemli isimlerin ve değerlerin yer aldığı ve üç gün devam eden programda izleyici yok denecek kadar azdı. Sebebi iyi bir duyurumun yapılmamış olmasıydı sanıyorum.
Evet! Karatay Şiir Akşamı güzel ve anlamlı bir hava içinde geçti. Karatay'da böylesi güzel bir parkın olması ve içinde böylesi bir etkinliğin düzenlenmesi çok hoş oldu. Umarız park nice kültürel etkinliklere canlı şahitlik yapar.
Şiir bilindiği gibi bir özgürlüktür, pranga taktırmaz, tutsak ettirmez kendisini, engel tanımaz. Depremdir sarsar, volkandır tutuşturur, yıldırımdır ezer geçer. Nihailiği yoktur, sonsuza uzanır. Her şairde farklı farklı derinleşirken kimi zaman da zalimin zulmüne meydan okur, korkusuzdur. En ölümsüz tarafı ise aşktır, sevdadır. Şairin dünyası sürrealist duygularla dolar taşar. O duygularla sıkışan yüreğinin anatomisini hiçbir objektif görüntüleyemez, hiçbir ressam çizemez. Bir başka ilginç tarafı ise hiçbir şair içindeki duyguyu tam olarak dizelere dökemez dökemese de okuyan anlar bu duyguları. Yani sessiz bir telepati oluşur şair şiir ve okuyan arasında.
Şiir, bazen bir annenin karşılıksız sevgisini, bazen bir evladın kimselerde bulamadığı anne sevgisini taçlandırır. Bazen bir ozanın sazıyla flört eder en umutsuz sevdalara açılırken Karacaoğlan olur, Bolu Beyi'ne kafa tutar Köroğlu olur, sadık yârini kara toprak olarak görür Âşık Veysel olur...
İşte Karatay Şiir Akşamı'nda da böylesi şairlerimiz duygularını şiir sevenlerle paylaştı. Kamil Uğurlu(kendisi yurtdışında olduğundan dolayı katılamasa da şiiri katıldı)Ahmet Efe, İbrahim Demirci, M.Tahir Sakman, Mehmet Uğurlu, Bülent Sönmez, Şaban H. Çalış, Mehmet Solak, Ahmet Aka, Osman Özbahçe, Murat Güzel, Akif Kuruçay, Mehmet Ali Köseoğlu ve Atilla Yaramış, yaş sırasına göre şiirlerini okudular.
Düşünce duygusunu Karatay bağlarında açtıran şairlerimize teşekkür ediyoruz Başkanları ve emeği geçenleri kutluyoruz. Ayrıca kutlamak istediğim, engelli bir şairimizin engeli aşarak okuduğu şiiriydi. Kendisini ayrıca kutlamak istiyorum.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.