
Konya'nın Tarihi Derinlikleri: Sular Altındaki Likonya Ovası
"Tarihten Günümüze Konya" paneli TYB Konya Şubesi'nde Yoğun İlgiyle Gerçekleşti: Şehrin Tarihi Katmanları Uzmanların Dilinden Dinlendi
Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Konya Şubesi, D. Mehmet Doğan Kütüphanesi'nde düzenlediği "Tarihten Günümüze Konya" başlıklı önemli bir panelle şehrin zengin tarihi mirasını mercek altına aldı. Alanında uzman akademisyenler Prof. Dr. Hasan Bahar, Doç. Dr. Züriye Oruç ve Prof. Dr. Alaeddin Aköz'ün konuşmacı olarak katıldığı etkinlik, dinleyicilere Konya'nın binlerce yıllık geçmişine dair derinlemesine bir yolculuk sundu. Doç. Dr. Zehra Odabaşı'nın düzenlediği programa, Konya Milletvekili Tahir Akyürek de protokol konuğu olarak hazır bulundu.
Panelin açılışında konuşan Doç. Dr. Zehra Odabaşı, "Bugün burada, kadim medeniyetlerin izlerini taşıyan, tarihi boyunca önemli bir merkez olmuş şehrimiz Konya'nın zengin geçmişini anlamak ve günümüze taşımak amacıyla bir araya geldik. Değerli konuşmacılarımızın sunumlarıyla şehrimizin tarihsel katmanlarına doğru bir yolculuk yapacağız," ifadeleriyle programın önemini vurguladı.
Programa protokol konuğu olarak katılan Konya Milletvekili Tahir Akyürek, selamlama konuşmasında Konya'nın tarihi ve kültürel değerine dikkat çekerek, "Konya, köklü tarihi ve zengin kültürel mirasıyla Anadolu'nun parlayan yıldızlarından biridir. Bu tür etkinlikler, şehrimizin geçmişini daha iyi anlamamıza ve gelecek nesillere aktarmamıza vesile olmaktadır. Türkiye Yazarlar Birliği'ni bu anlamlı programı düzenlediği için tebrik ediyorum, TYB Konya Şubesi çok bereketli, çok verimli, çok özel bir kuruluşumuz aslında. Ben belediye başkanıyken de söylemiştim. Belediye olarak yapamadığımız o kadar bütçeyle, imkanla, o kadar personelle yapamadığımız nice çalışmayı TYB Konya Şubesi başkan ve yönetim mensupları gerçekleştiriyordu. Ahmet Köseoğlu Bey'e biraz önce sordum. 2024 programlarında 60'a yakın önemli program yapıldığını gördüm. Bir de tabii vizyoner bir başkan ve kuruluş burası. 2025'i de bunun üstüne çıkacak sayıyla şimdiden planlanmış ki o sayının da daha da artacağını görüyoruz. Takvimlerinde de gördüğümüz kadarıyla farklı açılımlarla, farklı programlarla yine insanımızın ve konuyla ilgilenen kültür insanlarının hizmetinde olmaya yazarlar birliğimiz devam ediyor. Ben Ahmet Bey'e ve yazarlar birliğine emek veren hocalarımıza, kardeşlerimize çok teşekkür ediyorum ve buradaki programlara katılan insanımıza da öğrenciler başta olmak üzere kültür insanlarına da yine şehrimiz adına teşekkür ediyorum" şeklinde konuştu.
Panelin ilk konuşmacısı Prof. Dr. Hasan Bahar sunumunda, "Konya'nın Tarih Öncesinden İlk Çağlara Uzanan İzleri" başlıklı sunumuyla dinleyicileri adeta zaman yolculuğuna çıkardı. Prof. Dr. Bahar, Konya ve çevresindeki arkeolojik buluntulara dayanarak, bölgenin Paleolitik dönemden itibaren kesintisiz bir yerleşim yeri olduğunu vurguladı. "Konya, Dursunlu'da bulunan 1 milyon yıllık taş aletlerden Çatalhöyük'ün Neolitik dönemine, Hititlerden Roma'ya kadar pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Bu topraklar, insanlık tarihinin önemli dönüm noktalarına tanıklık etmiştir," diyen Prof. Dr. Bahar, arkeolojik kazılardan elde edilen çarpıcı detayları dinleyicilerle paylaştı. Özellikle Çatalhöyük'ün ilk kentleşme örneklerinden biri olarak dünya tarihindeki önemine dikkat çeken Prof. Dr. Bahar, "Çatalhöyük, sadece Anadolu'nun değil, tüm dünyanın kültürel mirasıdır," ifadelerini kullandı.
İkinci konuşmacı Doç. Dr. Züriye Oruç, "Selçuklu Başkenti Konya: Bir Medeniyetin Kalbi" başlıklı sunumuyla Selçuklu döneminde Konya'nın siyasi, ekonomik ve kültürel bir merkez olarak yükselişini detaylarıyla aktardı. Doç. Dr. Oruç, "Konya, Selçuklu Devleti'nin başkenti olarak altın çağını yaşamış, görkemli yapılarla donatılmış, ilim ve sanatın merkezi haline gelmiştir. Sultan Alaeddin Keykubat'ın şehre yaptığı katkılar, Konya'yı adeta bir inciye dönüştürmüştür," şeklinde konuştu. Selçuklu dönemindeki mimari eserlere, kervansaraylara, medreselere ve sosyal hayata dair önemli bilgiler veren Doç. Dr. Oruç, şehrin o dönemdeki canlı ticaret hayatına ve kültürel etkileşimine de değindi. Haçlı Seferleri ve Moğol istilalarının Konya üzerindeki etkilerini de değerlendiren Doç. Dr. Oruç, "Konya, zorlu süreçlerden geçse de her zaman yeniden ayağa kalkmayı başarmış ve Anadolu'nun önemli bir merkezi olma özelliğini korumuştur," ifadelerini kullandı.
Panelin son konuşmacısı Prof. Dr. Alaeddin Aköz, "Osmanlı Konya'sı: Bir Anadolu Beylerbeyliği" başlıklı sunumuyla Konya'nın Osmanlı İmparatorluğu içerisindeki konumunu ve geçirdiği sosyo-kültürel değişimleri ele aldı. Prof. Dr. Aköz, "Konya, Osmanlı döneminde de Anadolu'nun önemli bir vilayeti olarak varlığını sürdürmüş, idari, askeri ve dini açıdan stratejik bir öneme sahip olmuştur. Hac güzergahı üzerinde bulunması, şehrin ekonomik ve sosyal hayatına canlılık katmıştır," dedi. Osmanlı dönemindeki imar faaliyetlerine, camilere, hanlara, hamamlara ve vakıf eserlerine dikkat çeken Prof. Dr. Aköz, Mevlâna Celaleddin Rumi'nin türbesinin ve külliyesinin şehir üzerindeki manevi ve kültürel etkisini de vurguladı. "Konya, Osmanlı döneminde de tasavvufun önemli merkezlerinden biri olmuş, pek çok alim ve sanatçı yetiştirmiştir," ifadelerini kullanan Prof. Dr. Aköz, şehrin Osmanlı idari yapısındaki yerini ve Cumhuriyet dönemine uzanan süreçteki değişimlerini özetledi.
Programın sonunda, konuşmacılara ve düzenleyici Doç. Dr. Zehra Odabaşı'na katkılarından dolayı katılım beratı ve TYB Konya Şubesi yayınlarından oluşan bir set takdim edildi. Takdim töreni, TYB Konya Şube Başkanı Ahmet Köseoğlu, Prof. Dr. Ahmet Alkan ve Konya Milletvekili Tahir Akyürek tarafından gerçekleştirildi. TYB Konya Şube Başkanı Ahmet Köseoğlu, etkinliğe katılan konuşmacılara ve dinleyicilere teşekkür ederek, "Bugün, şehrimizin zengin tarihine ışık tutan değerli hocalarımızın sunumlarıyla çok kıymetli bilgiler edindik. Bu tür etkinliklerle Konya'nın kültürel mirasını gelecek nesillere aktarmaya devam edeceğiz," dedi.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.