"Hâk-i pâyineyetem der ömrlerdir muttasıl Başını taşdan taşa urup gezer âvâre su" Fuzûli

(Su, ayağının toprağına ulaşayım diye başını taştan taşa vurarak ömürler boyu, durmaksızın başıboş gezer.)

Nedendir bilmem, KOP denince zihnimde BOP çağrışır; BOP denince de "Vatanım! Topraklarım!" nidası can çekişir ruhumda. Ses benzerliğinden olsa gerek. Aslında ikisi çok farklı projeler... KOP'un açılımı: Konya Ovası Projesi, BOP'un açılımı: Büyük Ortadoğu Projesi...

Su akıp giderse, ırmak, nehir; yükseklerden düşerse, şelâle; durgunlaşırsa göl olur. Ya insanlar tarafından bir kanyonda tutulur, önüne setler çekilir, kontrol altına alınır; istikametindeki topraklar sulanır,enerjiye dönüşür, balık üretilir, su sporları yapılır, istendiği zaman istendiği kadarı savaklardan serbest bırakılırsa ne olur? Baraj olur elbette. Baraj olduktan sonra binlerce yıldır başını taştan taşa vurarak, çağlayarak, kimi zaman sel olup söküp sürükleyerek deli, tehlikeli bir özgürlükle akıp giden başıboş sular insanoğlunun kontrolüne, hizmetine girer; ehlileştirilmiş bir yaban atı gibi.

İşte 26 Ekim 2013 Cumartesi günü Konya Ovası Projesi(KOP) Başkanlığı ve TYB Konya Şubesi'nin birlikte düzenlediği KOP gezisi kapsamında Mavi Boğaz Kanyonu(Mavi Tünel),Bozkır Barajı, Bağbaşı Barajı gezildi. Vakit elvermediği için Avşar Barajı'na gidilemedi. Başkan Prof.Dr.Mehmet Babaoğlu ve MevlütPınarkara,yolculuk boyunca ve yerinde, geçmiş ve sona yaklaşmış çalışmalarla ilgili bilgiler verdiler.

Konya bölgesinde hoyratça kullanılan yeraltı suları, "Tükeniyorum, çekiliyorum, elaman!" diyerek tehlike sinyalleri çalmaya, çöküntülerle, obruklarla "Geliyorum" demeye, can çekişmeye başladığı son yıllarda, KOP'unhayata geçmesine ramak kaldı. Yani sularımıza KOP'un sularının eklemlenmesine az kaldı. Hayalden gerçeğe; soyuttan somuta can simitleri akıtan harika bir gerçek... Gerçek... Çünküyüz yirmi yıllık rüya, elle tutulur, gözle görülür hâle geldi artık.

Konya Ovası'nın yüzde seksenlik su ihtiyacının yüzde ellisi yeraltı sularından karşılanıyordu. Üstelik yeraltından asgari çekilebilecek suyun iki katı çekilmek zorunda kalınarak... Bundan böyle yeraltından çekilen yüzde ellilik su ihtiyacı; derivasyon ve kendi doğal yataklarından birbirlerine bağlan veKOP projesi kapsamında yapılan Bozkır, Bağbaşıve Avşar Barajlarından karşılanacak.

Peki... Bu proje hayata geçmemiş olsaydı, yeraltı suları katlanarak çekile çekile ne olacaktı Konya'nın hâli?..Can ve toprak kayıpları... Uzatmayayım, herkes kendince cevaplar elbette. Cevap bulamayanlar, Karapınar-Ereğli yolu kenarındaki yakın zamanda oluşan obruğa gidip;değil yaklaşmaya, bakmaya bile cesaret edilemeyen korkunç çöküntünün derinliğinde ürperebilir. (Allah korusun)Bu tür obrukların oturduğumuz apartmanın ya da işyerinin altında aniden oluşuverdiğini düşünebiliyor musunuz?..

"De ki, 'Haber verin, eğer suyunuz yerin dibine göçüverecek olsa, bu durumda kim size bir akarsu kaynağı getirebilir?" (Mülk Suresi, 30)