Mevlana
Sevgiden, tortulu bulanık sular arı-duru bir hale gelir. Sevgiden, dertler şifa bulur. Sevgiden, ölüler dirilir. Sevgiden, padişahlar kul olur. Bu sevgi de...
Sevgiden, tortulu bulanık sular arı-duru bir hale gelir.
Sevgiden, dertler şifa bulur. Sevgiden, ölüler dirilir.
Sevgiden, padişahlar kul olur. Bu sevgi de bilgi neticesidir.
Mevlana
Geçen hafta sonu Konya Yazarlar Birliğinin davetlisi olarak Şanlıurfalı yazar ve şair arkadaşlarımızla birlikte Konya'daki Mevlana Şiir Akşamı şölenine katıldık. Şanlıurfa Yazarlar Birliği ve Şurkav'ın destekleri ile yaptığımız bu seyahat her açıdan anlamlı ve dolu dolu geçti."Gez dünyayı gör Konyayı" sözü gerçekten anlamını vuku buldu. Mevlana ile özdeşleşen kentin her alanında Mevlana öğretisinin iz düşümlerini görmek mümkün. İki buçuk milyon nüfusa sahip olmasına rağmen kent adeta bir mevlevi dervişi gibi ağır başlı, dingin, vakur, huzur dolu. Karmaşa, trafik kargaşası, gürültü, kalabalık v.b şeyler bu şehirde yok gibi. Şehir kutsal bir ibadet seansını andırıyor sanki etraftaki her şey bu kutsal ana saygısından ürkerek yaşıyor.
Geçmişte Selçukluların başkenti olan Konya'nın her köşesinden tarih fışkırıyor. Konya Yazarlar Birliğinin daveti üzerine gelen akademisyen rehberlerimiz sayesinde Konya'nın birçok tarihi yerini gezme imkanımız oldu. Öğreniyoruz; Bahaeddin Veled, Mevlâna Celaleddin başta olmak üzere Kadı Burhaneddin, Kadı Sıraceddin, Sadreddin Konevi, Şahabeddin Sühreverdi gibi bilginler, Muhyiddin Arabî gibi gibi mutasavvıflar Konya'da yerleşmişler, verdikleri eserlerle şehri bir ilim,kültür merkezi haline getirmişler. Hanlar, hamamlar, camiler, müzeler, vakfiyeler ve belki de en önemlisi kutsal bir tılsım gibi etrafını büyüleyen Mevlana türbesi bu şehrin ruhunu oluşturan unsurlar.
Şehrin mayasında geçmişten gelen kadim bir dayanışma ve muhabbet olunca bunun yansımalarını şehirdeki resmi ve sivil kurumlarda görmek mümkün. Mevlana Şiir Akşamı şöleninin tertipleyicileri ve destekleyicilerine bakıldığında bunu daha net görebiliyoruz. Şiir programının paydaşlarından biri Karatay Belediyesi idi. Gelen şair ve yazarların ağırlanması, yeme içme, ulaşım, gezi v.b hizmet ve ikramların tamamında Karatay Belediyesinin yanı sıra birçok sivil toplum örgütünün katkısının olduğunu Konya Yazarlar Birliği şube başkanı Ahmet Köseoğlu'ndan öğreniyoruz.
Karatay Belediyesi, Müze müdürlükleri, Aydınlar Ocağı, Kültür Müdürlüğü, bazı özel sektör temsilcilerinin bu organizasyondaki emek ve katkılarını gördükçe doğrusu hem sevindim hem de üzüldüm. Konya adına çok sevindim Urfamız adına üzüldüm. Çünkü Urfa'da sanata, sanatçıya ve bu tür sanatsal faaliyetlere verilen kıymet maalesef yüzümüzü ağartmıyor, bizi üzüyor. Halbuki Konya'daki resmi yetkililer şehrin gelişmesi ve tanıtımında sanatın, şair ve yazarların önemini ziyadesi ile kavramış. Dolayısıyla onlara gereken değeri de onlara destek olarak ziyadesi ile veriyor.
Karatay belediyesinin tanıtım broşürünü okuduğumda önemli bir ayrıntıyı da fark ettim. Genelde belediyeler okullar için yer temin ederler ama kendilerinin okul yaptırdığına şahit olmamıştık. Tanıtım broşüründen anlıyoruz ki Türkiye'de ilk defa Karatay belediyesi kendi bütçesinden okul yaptırmış hem de birkaç tane. Ayrıca emekliler için de belediye bir bina tahsis etmiş tıpkı yazarlarına tahsis ettiği gibi. İşte geçmişine ve geleceğine, aydınına sahip çıkmak bu. Ne mutlu onlara.Darısı bizimkilerin başına..
Bir organizasyona katıldığımda işin ciddiyet ve disiplin kısmını hep dikkatle gözlemlerim. Mevlana Şiir Akşamındaki işbölümü, disiplin ve ciddiyet doğrusu beni ve beraberimdeki tüm dostlarımı fazlası ile memnun etti. ilk günden son ana kadar her şey çok güzel planlanmıştı. Hani her etkinlikte misafirler iyi ağırlanır ama bunda var olan herkese, insana hizmet esas alınmıştı. Şiir şölenine katılan seyircilere ikram edilen meyve suyu, kek ve su gözümden kaçmayan önemli bir ayrıntı olarak bu iddiayı ispatlıyordu.
Bu geziden çok şeyler öğrendik, çok dostlar edindik, çok muhabbetlere gark olduk. Başta Konya Yazarlar Birliği şube başkanı Ahmet Köseoğlu ve onun şahsında tüm üyeler, Karatay belediye başkanlığı, Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Müdürü Bekir Şahin bey, Prof. Dr. Haşim Karpuz ve Hacer Kara, Mevlâna Müzesi Müdür Yardımcısı Naci Bakırcı bey ve adını burada sayamadığımız tüm dostlara şükranlarımı sunuyorum.
Yüreğinize sağlık sevgili dostlar.
Kim seviyorsa, bil ki seviliyordur.(Mevlana)
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.