Ahmet Alkan

Ahmet Alkan

Rauf Denktaş‟a. 

A+A-

 

( 23.04.1998‟de TBMM‟nde yaptığı konuşma üzerine…)

Seni bir haysiyet kavgasında bulduk;

                                                Dim dik.

Azminin üstüne yeni bir ülke kurduk; 

                                                Dim dik.

Ömrünü vakfeyledin de inançla ülkene,

Üstünden, toplar, tanklar geçti, yıkılmadın;

                                                Dim dik.

 

KIBRIS

Yıllarca sakındığımız savaşların tahtından,

Başımıza katlanılmaz zalim bir satan indi...

Akdeniz’in kraliçesi Kıbrıs limanlarından

Şehrimize Firavun’dan kalma hanedan indi...

Çatladı ar damarları, çatlayan asumandan,

Dünyamıza umarsız bir iftira talan indi...

Beraber yaşadığımız iyi gün dostlarından

Sokaklarımıza zulüm evimize kan indi.

Oyunları Konstantin’de kaldı denen Bizans’tan

Masum milletin üstüne yağan intikam indi.

Bu zulme “ya istiklâl ya ölüm” diye haykıran

Kanayan yüreklere bir büyük cevelan indi…

Başlayan yangın yayıldı beşparmak dağlarından

Yılgın gönüllere umut veren heyelan indi…

Döndü deveran çileyle geçen ömrün ardından,

Kurduğumuz hayaller de Simeranya’dan indi…

Peşinde koşmaktan yorulduğumuz Kehkeşan’dan,

Bungun dünyamıza beklenen o kahraman indi…

Silindi deccal denilen hayalet ufkumuzdan,

Karanlıkların üstüne nurlu bir şamdan indi

Döküldü asrın rahmeti ağlayan bulutlardan,

Kurak gönül iklimine coşkun bir baran indi.

Yıllar var ki nöbetini tuttuğumuz huduttan,

Ummadığımız bir günde binlerce yaran indi

Kanla, gözyaşlarıyla çıktığımız bu kavgadan

Sağ kalanlara bitmez tükenmez bir heyecan indi.

Artık bitmez sandığımız ömrün zor yıllarından,

Son demimize huzurla yaşanan vatan indi…

Bu yorgun ve çilekeş “MUKAVEMET’İN” ardından

Acılar dindi kan dindi, kanlı gözyaşı dindi…

                   Ezeli yurdun ufkuna yepyeni bir tan indi…

                   İnsana insanca bakan adil bir vicdan indi…

Ahmet Alkan

Önceki ve Sonraki Yazılar