Sedir fidanı dikimi

Sedir fidanı dikimi

Türk insanının geleneğinde ve dininden aldığı ilahi emir ve peygamber efendimizin kıyamet kopuyorken de olsa elindeki fidanı toprağa dikiver hadisine dayanarak....

A+A-

Türk insanının geleneğinde ve dininden aldığı ilahi emir ve peygamber efendimizin kıyamet kopuyorken de olsa elindeki fidanı toprağa dikiver hadisine dayanarak. Ve bil hassa Anadolu insanının ağaca olan sevgisinin de etkisinden olsa gerek. Benim evim kırsal kesimin yolu üzerinde olmasından dolayı muhacir pazarından tutunda ta hatıp mahallesine kadar yol üzerinde ne kadar fidan satıcısı var ise cumartesi Pazar günleri buralara insanlar araçlarını yanaştırıp bol bol meyve ve diğer fidanlardan alıp. Gerek köylerine gerek şehir dışındaki bahçelerine dikmek üzere zevk ile gidişleri herkese ayrı bir ve neşe kaynağı oluveriyor. İşte görgülü kuşlar gördüğünü işler diye buna derler bu insanların evlatları da yarın bu geleneği devam ettireceklerinden şüphemiz yoktur. İşte bizde geçen cumartesi günü KOSKİ Konya yazarlar birliği işbirliği ile Konya mızın tatlı su havzası kabul edilen ve en yüksek görkemli dağı olan LORAS dağının püfür püfür esen eteklerine fidan dikek üzere bir hayli kalabalık insanın çoluk çocuk hanım erkek katılımı ile dikimi öngörülen bin kadar fidanı bir saat gibi kısa bir sürede adeta birbirimizle yarışırcasına çocuklarda bu yarışa dahil oldular toprakla buluşturuverdik ayrıcada değişik bir hava ile doğadan haz aldık.Şimdi bunları yazarken kendi ameliyatlı durumumu da göz önüne alarak merhum saz ve söz ustası Refik Başaran ın bir iki dörtlük türküsü aklıma geliverdi şöyle diyor üstat

Yekin yekin kalkamaz ol yerinden yerinden

Son zamanda ben tutayım elinden Amman Amman

Evin yıkılsın sebep belin bükülsün sebep

Otuz iki dişlerin birden dökülsün sebep

Artık usta sevdiği ile bir arada olamayışının gariban oluşunun dünyada yüzünün pek gülmeyişinin nedenini bir sebebe bağlıyor güya ona intizar ediyordu bende yekine yekine zorlanarak yerden zor kalkmama rağmen şükür tam 13 tane sedir fidanının layığı ile toprakla buluşturuverdim.

İşte yine ustanın bir dörtlüğü daha

Sebep bu bağında baykuşlar ötsün vay ötsün

Ak gerdan üstünde çimenler bitsin sebep sebep

Sarı mavi çiçeğim sen doldur ben içeyim

Sana basma yakışmaz mor kadife kestireyim

Derken sebebi bir canlı addederek onun hem bağının hazin sonuna işaret ediyor hem de onu öldürüp ölümünde üzerinde bitecek yeşil otlar ile hayal ediyor. Hem de onu gençleştirip üzerine elbiselerin bile mor kadifesini layık görüyor işte bunlar Anadolu kültürünün insan içersindeki fikir ve güzel düşüncelerin dışa yansımalarıdır.

Bu fidan dikim sahasında bütün Konya mızın yazarları mevcuttu kimler yoktu ki. Önce kendisini Konya ya ve Konya kültürüne adamış bu tür organizasyonları eli kanda bile olsa hiç kaçırmayan eski tarım bakanımız ve Konya milletvekilimiz Sayın Sami Güçlü Bey Koski ileri gelenlerinin yanında gazetelerin değerli köşe yazarları öykü yazarları yazı işleri müdürleri Konya TYB nin üst düzey idarecileri hepsi tam kadro oradaydı. Yazarların sami güçlü ile memleket meselelri üzerinde fikir teatisinde bulunması sohbetin tatlı yanıydı. Bu arada bu güzel işlerden hiç geri kalmayan ve organizesinde büyük payı olan Konya TYB başkanı Sayın Ahmet köse oğlu beyin muhterem pederinin bir gün evvel vefat etmesi. Onun bu programda aramızda olamayışının sebebi idi. (Ahmet beyin babasına Allahtan rahmet dilerken kederli ailesine ve yakınlarına cenabı haktan sabrı cemil niyaz ederim)

İnsan fidan dikerken öyle şeyler hayal ediyor ki gelecek için samimi söylüyorum her gün aklımızdan hiç çıkmayan ölümü bile bir an unutup o dikilen fidanların yeşermiş büyümüş Konya çevresini adeta bir yeşil dokuya bürüyüvermiş olarak göreceğini hayal ediveriyor. Niye olmasın ki işte Beyşehir yolundaki altın apa barajının üzerindeki orman yeşilliği buna bir örnek değimli görünen köy kılavuz istemez derler ya.

Değerli kardeşlerim yazarlar Hüzeyme yeşim koçak hanımefendi ile Melahat ürkmez hanımefendiyle bir sohbet esnasında. Benimde daha evvelden duyup ta aklımın bir köşesinde duran ama Melahat hanımın hatırlatması ile meydana vuran merhum gezgin seyyah Evliya çelebinin Konya için söylediği şu manidar sözün acaba gerçek miydi ki diyerek o yeşilin ormanın hayaline dalıverdik üçümüzde. Konya öyle yeşil öyle çok ormanlık bir dokuya sahip ki dağdan ağaç üzerinde sekmeye başlayan bir sincap ın hiç yere inmeden taa şehre kadar iniverir dediği Konya yı düşünmek bile bize o günleri yaşayacakmışız gibi canlılık veriyordu.

Fidan dikimi sonunda koskinin verdiği kumanyaları yemek çayları içmek lorasın eteklrinde bir ayrı güzeldi Allah diktiğimiz fidanların yüzü suyu hürmetine dili ağzı yok hayvanların yüzü suyu hürmetine yeni doğmuş sabilerin yüzü suyu hürmetine ülkemize şehrimize köylerimize bol ev bereketli yağmurlar ihsan etsin bu ağaçlar çabuk yeşersin bizde görelim inşallah. Saygılarımla
Memleket

Önceki ve Sonraki Haberler

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.