Bin yıllık tarih kokusu

TARİHİN SAYFALARI KORUMA ALTINDABölge Yazma Eserler Kütüphanesi Türkiye'nin İstanbul'dan sonra en fazla yazma eserin bulunduğu kütüphane olma özelliğini...

TARİHİN SAYFALARI KORUMA ALTINDA
Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Türkiye'nin İstanbul'dan sonra en fazla yazma eserin bulunduğu kütüphane olma özelliğini koruyor. Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi'nde yapılan çalışmalar ve özellikle yüz ile bin yıllık arasında olan yüzlerce 'Yazma Eser'in özel çelik kasada korunması Konya'nın tarihe verdiği önemi bir kez daha gözler önüne seriyor. 1984 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı'nca hizmete açılan bina, bodrum katı ile birlikte 4 katlı olan kütüphanenin 14 çalışma odası, 4 salonu, 4 adet el yazması eserlerin korunduğu özel çelik kasa, 4 adet matbu eserlerin yer aldığı depo, 1 CD arşiv odası ile toplam kullanım alanı 723 metrekare. Bugüne kadar Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi koleksiyonunda devir, bağış ve satın alma yoluyla sağlanmış kayıtlı ve halen tasnifi yapılarak kayıt altına alma çalışmaları devam eden 77 bin 163 adet kitap bulunuyor. Kütüphane koleksiyonundaki el yazması eserlerin tamamının ise dijital kopyası yapılmış durumda. Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi koleksiyonunda eserlerin yanı sıra Konya'ya ait geçmişten günümüze yayınlanmış gazetelerin pek çoğunun dijital kopyası Konya ve ilçelerine ait Şer'iyye Sicillerinin tamamının mikrofilm CD kopyaları da yer alıyor. Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi bu hizmeti ile araştırmacılara büyük fayda ve kolaylıklar sağlarken araştırmacı, Türkiye'nin herhangi bir yerinden (faks, telefon, posta) iletişim yollarından birini kullanarak, kütüphanede bulunan bir eseri talep ettiği zaman, eserin CD kopyası kargo ya da posta marifetiyle sahip olabiliyor.
KONYA YOĞUN KÜLTÜREL BİRİKİME SAHİP
Konya İl Kültür ve Turizm Müdürü Mustafa Çıpan, Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi ile ilgili verdiği bilgi de Konya'nın Selçukludan bugüne yoğun kültürel birikime sahip olduğunu, bunun da Konya'da kurulan yazma eserler kütüphanelerini çok özel bir yere taşıdığını söyledi. Çıpan, İstanbul'dan sonra en fazla yazma eserin bulunduğu Konya'daki kütüphanelerin yeteri kadar tanınmadığını da ifade ederken, Konya'nın, Anadolu Selçuklu Devleti'ne başkentlik yapması nedeniyle kültürel derinliği ve devamlılığı olan bir kent olduğunu belirtti.
Şehirlerin, kültürel birikimiyle şekillendiğini ifade eden Çıpan, Konya Bölge Yazma Eserler ve Yusufağa Yazma Eserler kütüphanelerinin, vatandaşların ve bazı kurumların bağışladığı kitaplarla zenginleşmeye devam ettiğini bildirdi. Çıpan, "İstanbul'dan sonra en fazla yazma eserin bulunduğu Konya'daki kütüphaneler yeteri kadar tanınmıyor. Elimizde henüz incelenme sırasını bekleyen eserden biri, yakın tarihte bir sahafta tesadüfen bulunan Kaşgarlı Mahmut'un 'Divan-ı Lügati't Türk' eseri gibi çok önemli bir yapıt da olabilir. Bu durum bizi heyecanlandırıyor" dedi. Çıpan, mevcut binanın bir süre sonra belediyeye devredilmesinin gündemde olduğunu bunun yerine Konya Fuar Alanı'ndaki Kültür Merkezi'nin yerine yapılacak binaya taşınacağını ifade ederken bunun için Fuar Kültür Merkezi'nin projesinin şekillenmesini beklediklerini sözlerine ekledi.
3 GÖREVLİ BİR ARAYA GELMEDEN AÇILMIYOR
Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi'nde Selçuklu döneminin yanında Osmanlı dönemine ait çok sayıda yazma eserin de bulunduğunu dile getiren Çıpan, Orta Doğu, Kafkaslar ve Balkanların hafıza merkezi olmaya aday olduğuna işaret etti. Çıpan,
"Kütüphanenin bilgisayar ortamına aktarılması, yerli ve yabancı araştırmacılara büyük kolaylık sağladı. Ayrıca bu kütüphanemiz, İstanbul Süleymaniye Yazma Eserler Kütüphanesi ile birlikte tarihi yazma eserlere orijinaline çok yakın, el işçiliğiyle cilt ve kapak yapan 2 kütüphaneden biridir. Paha biçilmez önemdeki bu eserlerin bir kısmını, özel olarak çelik kasa şeklinde yaptığımız, ancak 3 ayrı görevlinin bir araya gelmesiyle açılabilen çok özel bir bölümde muhafaza ediyoruz. Bu özel bölmedeki eserler, hırsızlık, yangın, deprem gibi doğal afetlere karşı tam korumalı ve içinde nem dengeleyici özel düzenek ile de eserlerimizi tam olarak koruma altına alıyoruz" diye konuştu.
CD BANKASI ARAŞTIRMACILARIN HİZMETİNDE
Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Müdürü Bekir Şahin ise çalışmaları hakkında verdiği bilgide, Konya Bölge Yazma Eserler ve Mevlana Müzesi bitişiğindeki Yusufağa Yazma Eserler kütüphanelerinden yararlanmak isteyen araştırmacılara en kaliteli hizmeti sunduklarını belirtti. Şahin, "Kütüphane içerisinde yaptığımız çalışmalar, kapalı raf ve CD veri bankası ile Konya tarihinde ilk kez böyle bir sistem uyguladık. Türkiye genelinde 53 el yazması eserin dijital verilerini yerli ve yabancı araştırmacıların hizmetine sunduk. Şu anda Konya Bölge Yazma Eserler Kütüphanesinde 6 milyon 397 bin sayfa veri depolanmış durumdadır. Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi, İstanbul ve Ankara'dan sonra en büyük yazma eserler merkezi olması sebebiyle Ortadoğu, Kafkaslar ve balkanların hafıza merkezi olmaya aday. Kütüphanenin bilgisayar ortamına aktarılmasıyla yerli ve yabancı araştırmacılara kolaylık sağlandı. Bu hizmet sayesinde eserlerimizde de zarar görmüyor" diye konuştu.
TÜM PERSONEL EĞİTİME TABİİ TUTULUYOR
Kütüphane personelinin daha kaliteli hizmet vermek için ilgili her kursa katıldıklarını da dile getiren Şahin, bu proje kapsamında 4 personelin İstanbul Süleymaniye Kütüphanesi'nde düzenlenen 6 ay süreli cilt ve patoloji kursuna katılıp sertifika aldıklarını söyledi. Şahin, "Kütüphanemiz görevlileri Türkiye genelinde Yazma Eserlerle ilgili her konuda ihtiyaç duyulan yerlere giderek inceleme, tespit ve devir işlemleri gerçekleştirmiştir. Bu kapsamda görevli idari ve teknik personelimiz, geçtiğimiz 1 yıl içerisinde Batman, Niğde, Bor, Isparta, Yalvaç, Denizli, Manisa ve Akhisar başta olmak üzere birçok ilde inceleme ve tespitler yaptı. Yapılan incelemelere depo şartları uygun olmayan kütüphanelerin kitapları ile bazı süreli yayınlar ve Konya ile ilgili bir takım eserler, devren kütüphane koleksiyonuna dâhil edildi. Bu da eser yönünden oluşan koleksiyonumuzu daha da zenginleştirdi" dedi.
DUBAİ İLE DİJİTAL KOPYA DEĞİŞİM PROTOKOLÜ
Kütüphane Müdürü Bekir Şahin, bazı ülkelerde yazma eserlerle ilgili araştırma, geliştirme ve işbirliği çalışmalarında bulunduğunu da dile getirirken, "Bu kapsamda Azerbaycan ve Dubai'ye kültür eserleri hakkında görüş alışverişinde bulunduk. Azerbaycan Fuzuli El Yazmaları Enstitüsü ve Dubai Cuma El-Macit Kütüphanesi ile teknik işbirliği ve dijital kopya değişimi ile ilgili protokol yaptık. Dubai Cuma El Macit Kütüphanesi ile yapılan Protokol gereği yaklaşık 13 bin eserin dijital kopyası kütüphanemiz arşivine kazandırdık. Şimdi bu eserlerin tespit çalışmalarına başladık. Ayrıca Dubai ile yapılan protokol çerçevesinde önümüzdeki aylarda Dubai'den, restorasyon makinesi, kuru temizleme sistemi, sterilizasyon makinesi, kimyasal destek makinesi (matbu kitaplar için), elyaf karıştırıcı mikser, sıcak pres makinesi alınacak ve kütüphanemiz bünyesinde hizmet verecek" diyerek çalışmalar hakkında bilgi verdi.
MEVLANA İHTİSAS KÜTÜPHANESİ
Kütüphane Müdürü Bekir Şahin Mevlâna Dergâhı'nda, bulunan Fatma Hatun Türbesi ve Kütüphanesi hakkında da bilgi verirken, kütüphanenin temelini 25. postnişin olan ve aynı zamanda şair, muhaddis, müfessir, hattat ve mesnevîhan olan Mehmet Hemdem Sait Çelebi'nin (1807-1858) attığını söyledi. Şahin, "Mehmet Hemdem Sait Çelebi, 1854 yılında dergâhta bulunan kitaplarla birlikte kendine ait ve çeşitli yerlerden topladığı kitapları envanter defterine kaydetmiştir. Kitapları 25 x 24 milimetre ölçüsünde biri kare diğeri 23 x 19 milimetre ölçüsünde beyzi biçimli iki mühürle mühürlemiş ve Murat Paşa kızı Fatma Hatun Türbesi'ni kütüphane yapmıştır. Mevlevî Dergâhı, 1926 yılında müze olduğunda, bugün İhtisas Kütüphanesi olarak kullandığımız Çelebi Dairesi, Müdür Odası olmuş, Fatma Hatun Türbesi'ndeki kitaplar da günümüzde Müze Müdür Odası olarak kullanılan Meydan-ı Şerif Odası'na taşınmıştır. 27.11.1927 tarihinde bir törenle "Mevlâna Müzesi İhtisas Kütüphanesi" adı altında hizmete açılmıştır. Kütüphane, 1954 yılında Dr. Mehmet Önder'in Müze Müdürlüğü zamanında, şimdiki yerine taşınmıştır" dedi.
'NİYAZ PENCERELİ' TEK KÜTÜPHANE
İhtisas Kütüphanesi, yapımı hakkında da bilgi veren Şahin, "Mevlâna Türbesi'nin güneyinde, Hasan Paşa Türbesi ve II. Abdülhamit döneminde yaptırılan payanda arasındaki boşluğun kapatılmasıyla meydana gelen dikdörtgen biçimli bölümdür. Burası 6 mermer sütunla bölümlere ayrılmış ve önü ahşap pencerelerle kapatılmış olup üstü kurşun kaplı, eğimli çatıyla örtülüdür. Kütüphane yapılmadan önce Çelebi Dairesi olarak bilinen bu odada Dergâh Şeyhleri misafir kabul ediyorlardı. Kütüphanenin kuzey duvarı üzerinde bulunan ve dergâh içine açılan "Niyaz Penceresi" vardır. Pencerenin üzerindeki destarlı sikkede, Hz. Mevlâna'nın bir rubaîsi yer almaktadır. Mevlevî Dergâhı, 1926 yılında müze olarak ziyarete açıldıktan sonra, kütüphanedeki kitaplar, ilk Müze Müdürü Yusuf Akyurt tarafından tekrar tasnif edilerek envanteri yenilenmiştir.
KONYANIN TARİHİ KÜTÜPHANELER DE
Bekir Şahin, Konya'da bulunan tüm kütüphanelerin hepsinin ayrı bir öneme sahip olduğunu da ifade ederken, Yusuf Ağa Kütüphanesinde de çok değerli yazma eserlerin bulunduğunu söyledi. Şahin, "Yusuf Ağa Kütüphanesi, III. Sultan Selim'in annesi Mihri Şah Sultan'ın Kethüdası Yusuf Ağa tarafından, 1795 yılında yaptırılmıştır. Bina, tek katlı olup kubbeyle örtülü bir salonu bulunmaktadır. Müdürlüğümüze bağlı olarak hizmet vermektedir. Araştırmacılar, Bölge Yazma Eserler Kütüphanesi Müdürlüğü'nde uygulanan prosedür doğrultusunda kütüphaneden faydalanırken, Yusuf Ağa Kütüphanesi'nde 3 bin 185'i yazma 8 bin 631'i de matbu olmak üzere toplam 11 bin 816 adet kitap mevcuttur" dedi.
TÜM ARAŞTIRMACILAR YARARLANIYOR
Bekir Şahin, 2008 yılı başlarında yaptıkları son çalışmada kitapları yazma ve basma eserler olarak ikiye ayırdıklarını da sözlerine eklerken, "İhtisas Kütüphanesi'nde Osmanlıca, Arapça, Farsça el yazması eserler ile Hz. Mevlâna ile ilgili Türkçe eserler kalmış olup, Türkçe, İngilizce, Almanca gibi dillerdeki matbu eserler Etnografya Müzesi'ne teslim edilmiştir. Bu çalışma sonunda toplam 10 bin 754 eserden yaklaşık 5 bin 250 adedi İhtisas Kütüphanesi'nde kalmış, 4 bin 400 adedi Etnografya Müzesi'ne gönderilmiştir. Bizde kalan kitaplardan yaklaşık 2 bin el yazmasının tamamı CD ortamına aktarılmış olup, araştırmacılar bu CD'lerden yararlanabilmektedir. Çalışmamız sırasında boşalan raflara Fatma Hatun Türbesi'nde bulunan Ferit Uğur ve Hacı Mehmet Dişsöken Kütüphanesi ile Hazine-i Evrak Arşivi de taşınmıştır. Kütüphanemizde kapalı raf sistemi uygulanmaktadır" diyerek Konya'da Kütüphane çalışmalarını değerlendirdi.

Haberler Haberleri

TYB KONYA’DA UZLUK AİLESİ VE MEVLÂNA İLE İLGİLİ ÇALIŞMALARI KONUŞULDU
Bakan Tunç: Hukuk dili dil bilinciyle şekillenmelidir
TYB KONYA’DA MESNEVÎHANLIK GELENEĞİ VE MESNEVÎ OKUMALARI PANELİ YAPILDI
Hazreti Mevlana'nın 751. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri başladı
Türkçenin 16. Uluslararası Şiir Şöleni Özbekistan’da yapıldı