Odun Pazarı denilince akla ilk önce; Odun pazarı evleri gelir. Odun Pazarı; Eskişehir'in kurulduğu ilk bölge. Eskiden, köylerden odunlarını satmaya gelenler, burada odunlarını satar ve Atlı handa kalırlarmış. Bu yüzden Odun pazarı adı verilmiş.
Odun pazarı Belediyesi; "Odun Pazarı Evlerini Yaşatma Projesi" adı altında başlattığı projeyi büyük bir cesaret, gayret, azim, sabır ve akılların tahayyül edemediği bir biçimde yürütmektedir. Sayın başkan bu projeyi anlattığı zaman millet, bıyık altından güler, bir kısmı; "bu olacak bir şey değil..." diyerek olmasının mümkün olmadığını belirtmişler. Fakat gösterdiği performans, yılgınlık içine girmemek, Büyükşehir belediyesinin engellemelerine karşılık bugün ortaya çok değişik bir mahal çıkmıştır. Eskiden; sarhoşların, serserilerin, uyuşturucu kullananların, bitirimlerin... mekanı olan, insanın akşamı bırakınız, gündüz bile geçmeye cesaret edemediği bir yeri bugün, bir çok turistin ziyaret ettiği ve gelecek yıllarda turist sayısının 100.000'i bulacağı güzel bir gezinti ve tarihi dokunun gün yüzüne çıkarıldığı yer olmuştur.
Odun pazarı evleri, şehrin merkezinde; "Alaaddin Çay bahçesi"nin önünden başlayıp, içinde bir çok tarihi eserin yer aldığı ve eskiden adının sanının duyulmadığı, insanların tüylerini diken diken eden bir ahvalden, bugün insanların gezmekten zevk aldığı bir mekana dönüştürülmüştür. Adı geçen çay bahçesinin önünden başlayıp, sokağın boydan boya kaplandığı ve her cumartesi günü; fakir, yoksul, ihtiyaç sahibi kadınların el emekleri, göz nurları ev işi- ki yiyecek, giyecek, el çalışmaları- nın satışının yapıldığı açık Pazar kuruluyor. Bu pazarda, satıcılarından hiçbir şekilde ücret alınmıyor. Sadece hanımlara ek bir gelir temin etmek amaçlanıyor. Konuştuğumuz bir hanım; "150 YTL'lik satış yaptığını" söyledi. Bu, nereden baksanız ayda 600 YTL eder ki bir dar gelirli ve yoksul için çok şey demektir.
Odun Pazarı evleri, tamamen şahıs malı. Evleri belediye, mal sahiplerinden hiçbir para almadan restore ediyor, sonra mal sahiplerine veriyor. Mal sahiplerinin çoğunluğu, evin altını iş yeri, üstünü ev olarak kullanıyor. Bir muhakeme yapabilmemiz için bu evlerin tasvirini yapacak olursak; virane, yıkılmak üzere, serserilerin sığındığı ve içki içtiği, bali kokladığı, uyuşturucu ile meşgul olduğu, insanın girmek istemediği bir ev düşünün. İşte böyle bir durumdan, bugün satış değeri 50.000 ile 60.000 ve evin büyüklüğüne göre değişen fiyatlara kadar bir rakamla ifade edilebilecek katma değer sağlamıştır.
Odun pazarı belediye başkanı; türbe, cami ve vakıf eserini de ortaya çıkarmış, tarihe, ata mirasına değer verdiğini çalışmasıyla göstermiştir. Bu bölgede bulunan bütün tarihi eserlerin restore edileceğini belirtmektedir.
Bütün bu başarıda, samimiyet, sabır, azim, yüreklilik.... söz konusu. Bunları birlikte yürüten her insanın başarıya ulaşmaması söz konusu olamaz.
Hakimiyet 27.05.2008