Gül bahçesinden sesleniş

Osman UZUNKAYA

Bugün köşemde ‘Hafız İsmail’ adlı yazı dizimin yirminci bölümü yerine, gönül dünyamdaki yansımaları hala devam eden;  “9. Geleneksel Mevlana Şiir Şöleni” ile ilgili bir yazı yazıp, şiir şöleni hakkındaki düşüncelerimi sizinle paylaşmak istedim. Önümüzdeki hafta ‘Hafız İsmail’ adlı yazı dizime kaldığım yerden devam edecek ve siz değerli okuyucularımla yeniden buluşacağım nasipse.

                Bildiğiniz gibi “Dokuzuncu Geleneksel Mevlana Şiir Şöleni “ 29 Haziran Cumartesi akşamı Mevlana Gül Bahçesinde coşkulu bir kalabalığın önünde ve Mevlana’nın manevi huzurunda yapıldı. Şiir Şölenine Türkiye’nin farklı bölgelerinden katılan şairler, adeta gül bahçesinin bülbülleri gibi şiirlerini şakıyıp gönülleri mest ettiler. Öylesine güzel, derin ve anlamlı dizeler dile geldi ki; hepimiz derunumuzda sevgi, huzur ve aşk iklimini yaşadık desem sanırım abartılı olmaz.

                Şiir şöleninde etkilendiğim şairlerden biri de, şölenin onur konuğu olan Saray Bosnalı şair; Prof. Dr. Cemalettin Latiç’di. “Türkiye ve Türkler bizim ağabeyimiz, biz ise sizin küçük kardeşiniziz. Bunu Bosna savaşında daha iyi anladık. Ne olur bizi unutmayınız. Desteğinizi hep yanımızda hissetmek ve görmek istiyoruz.” Diye başladığı duygusal konuşmasını şiirleriyle taçlandırdı. Şair Prof. Dr. Cemalettin Latiç, okuduğu şiirinin ilk dörtlüğünde şöyle sesleniyordu: “Rabbimiz, Rahim olan Allah’ım!/ İşte bu gece sana Agan gelmiştir, tahta tabutun içinde/Senin meleklerin yeni beneği kolayca bulacaklar kar içinde/Kefenleri açtıklarında boyunları bükük: Odur! Diyecekler/ Çünkü beyaz kumaş altında başkalarının sağ kolu olduğu yerde bir şey göremeyecekler.

                Bu şiir şöleninde hepsi bir birinden değerli şairler yüreklere öyle bir dokundu ki anlatamam. Şiirleriyle eşsiz bir atmosferin doğmasına vesile olan şairlerimizin sadece isimlerini yazmakla yetineceğim. Alfabetik sıraya göre şiirlerini dile getiren şairlerimiz şunlardı:  Ahmet Aka, Ahmet Efe, Ahmet Kot, Emre Öztürk, Hasan Bozdaş, Hasan Hüseyin Çağıran, Hatice Toprak Çevik, Hüseyin Atlansoy, M.Ali Köseoğlu, Mustafa Özçelik, Prof. Dr. Nurullah Genç, Osman Özbahçe, Özcan Ünlü, Prof. Dr. Şaban Halis Çalış ve Şener İşleyen.

                Kalpten çıkan söz ile kelamın birleştiği şiir; insanın gönül dünyasını imar eder, güzelleştirir. Gönüllerimizi buluşturur. Ruh dünyamızı manevi iklimin sonsuz yörüngesinde döndüren şiir, her şeyi yaratan Rabbimizi anmak ve anlamak adına yazılan dizelerdir aynı zamanda. 

                 Böyle bir etkinliği organize ederek bizleri kalem ve kelâm sahibi şairlerimizle buluşturan;  Karatay Belediyesi ile Yazarlar Birliği Konya Şubesine, Şiir Şöleninin düzenlenmesinde emeği geçen bütün yetkili ve ilgililere en kalbi duygularımla teşekkür ediyor, başta şiir şöleninin onur konuğu olan şair Prof. Dr. Cemalettin Latiç olmak üzere, bütün şairlerimizi kutluyorum.

                Kalın sağlıcakla..

Kaynak: Osman UZUNKAYA - Yeni Haber GAzetesi