LEZZETLİ BİR GEZİDEN NOTLAR
"Karacaoğlan'ın büyüklüğü gönüllü gezici Türkçe öğretmenliği işlevini görmesi ve Türk dilini yazı hayatının olmadığı yörelerde söylediği güzel şiirlerle halkın hafızasına girerek kelimeleri tarlaya tohum saçar gibi Anadolu'ya ekmesidir."
(Hasan Şimşek, Sarıveliler Postası, 7.5. 2015)
Hadımî Hazretleri'nin huzuru erenlerin nefesi, Sarıveliler'de fidan dikimi ve uçurtma şenliği, Karacaoğlan gölgesi; Göktepe'deki Büğlü Baba şifalı çamurunun olduğu bölge; Köristan Kaya mezarları; Çukurbağ Köyü ve Göktepe Yatılı Okulu.
Gezileri severim. Farklı hikâyelere karışma, kendi dışımızdaki seslere kulak verme, tefekkür imkânı artar.
Bakış açımıza göre her zaman hoş, ilginç sürprizler vardır.
Yerel Yönetimler Dergisi'nde, çocukluğumun geçtiği yer olan Tavşanlı-Kütahya ile karşılaşmak gibi mesela. Ki Belediye Başkanı Mustafa Güler yapılan söyleşide, "Konya ile birlikte ortak bir proje oluşturarak Tavşanlı Mevlevîhanesini inşa etmekten" söz ediyordu.
TYB Konya Şubesi'nin bu seneki 'Yazılacak Çok Şeyimiz Var" gezisi, Karaman'ın Sarıveliler İlçesine'ydi.
Masumiyet, dağa taşa karışan içimizdeki çocuğun canlanması, Anadolu mayası ve cehdi, gizli kalmış hüzün hikâyeleri, kalplerdeki köristanlar; belki yaşananlardan hepsi çıkarılabilir okunabilirdi.
Konuştuğum hanımların derin bir samimiyetle, evlerini ayrıntılarıyla tarif ederek davet etmeleri, kendimi bazen yavan ve yaban bulmam, maskesiz sokağa çıkamamam; yöresel ikramlar, maddî hazlar kadar kalp tatları, kayıp ruhların tırmanış yükseliş zorlukları sancıları, her cihetten kişisel hamlık; köylerdeki ilçelerdeki, kıyıda köşedeki unutulmuş cevherler...
Biliyorum, gezdiğimiz mekânlar kimilerinde çağrıştırdıklarıyla gözleri dolduracak, yakıcı hatıralar uyandırmıştı. Resimse bazen soluk buğulu, bazen parlaktı.
Onların mütevazı yaşayışlarını görünce bir an, her şeye sahip olarak hırslarımızla, ne kadar kendimiz kalırız diye düşündüm.
Çeşitli sebeplerle ihtiyaçlarını azaltmış insanlar, muhtemelen bizden daha özgür, içsel olarak daha donanımlı ve belki daha akıllıydı. Temel ihtiyaçlarımız ve hedeflerimiz noktasında belki bizler daha fakir, g(özsüz)dük.
...
Karacaoğlan âşığı, Sarıveliler sevdalısı Mustafa Ertaş, renkli bir isimdi.
Marifetli, meşhur gezginimiz Zeki Oğuz'un toprak ve memleket sevgisini, içtenliği takdir etmemek elde değildi.
Özge Demirtaş ve Hümeyra Uslu geziyi süsleyen, iki genç yazardı.
Özlediğimiz, unuttuğumuz ne çok şey varmış. Değerli arkadaşım Melahat Ürkmez gezerken, tatlı diliyle bize epeyce şifalı ot tanıttı ve yedirdi.
Bir günlüğüne "ağır ablalıktan" fiziken değilse de, yürekten kaçıp kurtulduk.
Akşam, Göktepe Yatılı Bölge Ortaokulu'ndaki "Yazarlarla Birgün" etkinliğinde, yemekten sonra geziye katılanlar kendini kısaca tanıttı.
Nazmi Zengin Hoca'nın "Hayal gücü bilgiden daha önemlidir" diyen Einstein'dan hareketle, hayalin önemine değindiği sözler, hayatın sayı ve formüllerine sıkışmış bizlere, farklı dünyalar gösteriyordu.
Kendini yönetme ve yön verme gücünü yitirmiş, gayesiz inançsız; muktedirlere harfiyen bağlı insanların hayali ve hür bir düşüncesi de olamazdı.
Dr. Aziz Ayva konuşmasında, köy çocuklarının gelebileceği ışıklı, ümitli noktalara işaret ediyordu.
Amcam Süleyman Hayri Bolay'ın, Dindebol köyünden çıkan ilk profesör olduğu her zaman belirtilmiştir söz gelişi. Köylü- şehirli milletimizde bu potansiyel mevcut.
Osman Bozdemir, çocukların kalplerini nerden fethedeceğini iyi biliyordu.
...
İlçe Millî Eğitim Müdürü Musa Dalkılıç başta olmak üzere, Sarıveliler Belediye Başkanı Hayri Samur, Sarıveliler Göktepe Yatılı Bölge Ortaokulu Müdürü Ergin Taşdemir'e, Hadim Müftüsü Ahmet Demirel'e, başkanımız Mehmet Ali Köseoğlu'na; ev sahiplikleri, katkılarıyla, hayatımıza güzel bir sayfa ekleyen, bu gezide emeği geçen büyük küçük, kadın erkek herkese teşekkür ediyorum.
Ruhum kendini bir arı gibi hissetti ve hangi dağ çiçeğine konacağını şaşırdı, bal kokusuyla sarhoşlaştı.