Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi'nin düzenlediği Güz Dönemi Kültür Etkinlikleri konferansı geçtiğimiz Cumartesi gerçekleştirildi. İl Halk Kütüphanesi Konferans Salonu'nda yapılan etkinliktebu hafta 'Necip Fazıl' konuşuldu. Üstad Necip Fazıl Kısakürek hakkındaki konferansı Tarım ve Köy İşleri eskiBakanı ve milletvekili Prof. Dr. Sami Güçlü verdi. Konferansa; Türkiye YazarlarBirliği Konya Şube Başkanı Bekir Şahin, Konya Aydınlar Ocağı Başkanı Dr. MustafaGüçlü, araştırmacı yazar Av. Mehmet Ali Uz ile yazarlar ve çok sayıda dinleyicikatıldı. 20. yüzyılda yetişen en büyük edebiyat, sanat ve fikir adamı olarakkabul edilen merhum Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in 79 yıllık hayatı hakkındabilgi veren Tarım ve Köy İşleri eskiBakanı ve milletvekili Prof. Dr. Sami Güçlü, Üstad Necip Fazıl Kısakürek'inhayatının ikiye ayrıldığını belirtti. Necip Fazıl'ın hocası Seyyid AbdülhakimArvasi Hazretleri'yle tanışıncaya kadar Paris hayatının da içinde bulunduğudönemde intiharın eşiğinde bulunduğunu aktaran Prof. Dr. Sami Güçlü, NecipFazıl hocası Abdülhakim Arvasi ile tanıştıktan sonra öz değerlerine dönerekülkesi için mücadele verdiğini bildirdi. Prof. Dr. Güçlü, "Üstad NecipFazıl, bizim en çok tanıdığımız, sevdiğimiz ve değer verdiğimiz biridir.Özellikle şiirlerini okumayan ve onu tanımayan yok gibidir. O, Cumhuriyetdöneminde bizim gönlümüzü, ruhumuzu ve ufkumuzu aydınlatan biri olmuştur. Buyönüyle de herkes ona 'Üstad' demektedir. Necip Fazıl hala edebiyatımızın vefikir dünyamızın en parlak yıldızıdır" dedi.
EN BÜYÜK AMACI ANADOLU GENÇLİĞİNİN YETİŞMESİ OLMUŞ
Üstad Necip Fazıl Kısakürek'in 1940'lı yıllarda yayınlamayabaşladığı Büyük Doğu Dergisi ile milletin dini yozlaşmasına karşı mücadeleverdiğini açıklayan Prof. Dr. Güçlü, Üstad yayınladığı dergi ve eserleriyletoplumun temel değerlerini hayata geçirmek için mücadele verdiğini anımsatarak,"Üstad Necip Fazıl hakkında araştırma yapan akademisyenler onun aksiyonadamı ve cesaretli biri olduğunu belirtir. Gerçektende Üstad bir aksiyonadamıdır. Üstadın en büyük derdi ve amacı 'Anadolu Gençliği'nin yetişmesiolmuştur. Büyük Doğu Dergisi ile insanları yönlendirmiş. İslam Dini'ninsavunuculuğunu yapmıştır. Onun davası İslam davasıdır. Dergi ve mecmualarınıçıkarmak için 3, 4 gün evine gitmediği anlatılır. Buradan Üstadın ne kadarbüyük bir dava adamı olduğu anlaşılmaktadır. Özellikle 1940'lı yıllarda ülkenindurumu ne kadar kötü olsa da ümidini hiç bir zaman kaybetmemiş, çevresindekiinsanlara lider olmuştur" ifadelerini kullandı.
'ÜSTAD IŞIĞI HİÇ AZALMAYAN BİR YILDIZDIR'
Üstad Necip Fazıl Kısakürek ile irtibatın koparılmamasıgerektiğini de dile getiren Prof. Dr. Sami Güçlü, sözlerini şöyle tamamladı:"Gençliğimizin Üstad Necip Fazıl'ın eserlerini okumasa dahi hayatınıokumalarını sağlamalıyız. Üstad Necip Fazıl, ömrünün sonlarında çok verimliolmuştur. Eserlerinin büyük çoğunluğunu son dönemlerinde vermiştir. Üstaddavası için hapis yatmış ve çok sayıda dava açılmıştır. Üstad kendisi bir ışıkolmuştur. Üstadı diğer şair ve yazarlardan ayıran özellik kendi ışığıyla ülkeinsanına da ışık olmasıdır. Üstad ışığı hiç azalmayan bir yıldızdır. Bu nedenleonun yıldızını hiç bir zaman bırakmamalıyız."
Üstad Necip Fazıl konferansı sonrası Büyükşehir BelediyesiKültür ve Sosyal İşler Daire Başkanı Mücahit Sami Küçüktığlı Prof. Dr. SamiGüçlü'ye tablo ve kitap takdiminde bulundu.