SELÇUKLULARDA EĞİTİM KONUŞULDU

Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi'nde bu hafta "Selçuklularda Eğitim ve Karatay Medresesi" konusu ele alındı. Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi...

Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi'nde bu hafta "Selçuklularda Eğitim ve Karatay Medresesi" konusu ele alındı. Selçuk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Yaşar Erdemir'in konuşmacı olduğu program Karatay Medresesi'nde gerçekleştirildi. Programa TYB Konya Şube Başkanı M. Ali Köseoğlu'nun yanı sıra Büyükşehir Belediyesi Basın-Yayın ve Halkla İlişkiler Daire Başkanı Ahmet Köseoğlu, 21. Dönem Konya Milletvekili Hüseyin Arı, Konya Fikir, Sanat, Kültür Adamları Birliği Derneği Başkanı Seyit Küçükbezirci, akademisyenler ve yazarlar katıldı.

İLİM DENİLİNCE İLK AKLA MEDRESELER GELİR


İlim denilince ilk olarak akla medreselerin geldiğini belirterek konuşmasına başlayan Yaşar Erdemir, Musul, Bağdat gibi şehirlere ek olarak Anadolu'da azımsanmayacak kadar çok medreselerin bulunduğunu belirtti. Bunların başında Karatay Medresesi'nin geldiğini belirten Erdemir, "Karatay Medresesi Emir Celaleddin Karatay tarafından 1251-12552'de çağın en itinalı yapılarından biri olarak inşa edilmiştir. Yapı 1955'ten bu yana çini eserleri müzesidir. Plan ve tiplerine göre yapılan tipolojide Karatay Medresesi "Kapalı Avlulu Medreseler" planının kubbesi avlu duvarına oturanlardandır" dedi.

ULEMALARDAN ÖRGÜN, AİLEMİZDEN AÇIKÖĞRETİM DERSİ ALIRIZ

Medresenin sanat tarihi açısından önemine dikkat çeken Erdemir, "Medresenin girişi doğu cephesinin güney ucundadır. Alışılmışın dışında cepheyi ortalamayan taç kapı, formu ve süslemeleri bakımından da döneminin diğer taç kapı örneklerinden ayrılmaktadır. Bizim için eğitim sistemi iki ana yapıyla ayrılır: Örgün ve açıköğretim olarak. Medreselerde örgün eğitim ulemalar tarafından verilir. Açıköğretim dersleri ise ailemiz ve yakın çevremiz tarafından öğretilir" diye konuştu.

MEDRESLERİN ÖNEMİ ÇOK BÜYÜKTÜ

Medreselerin var olma sebebine de değinen Erdemir, "Medreselerin ilk olarak kurulma sebebi; ehlisünnet itikadını toplum üzerinden yerleştirmektir. Ayrıca buradaki bir diğer amaç da fakir öğrencileri korumak, kollamak ve dini, sosyal ve fenni ilimleri öğretmektir. Medreselerde, din, hukuk, felsefe, tıp, edebiyat, mantık ve cebir dersleri de veriliyordu. Bir de tasavvufçular vardı ki onlar da tekkeleri kurmuşlardı. Medresede yetişen ve hayatının sonuna doğru tasavvufu seçen Gazali de medrese ve tekkeleri birleştirip kaynaştırmıştır" şeklinde konuştu.

SELÇUKLULARDA YAYGINLAŞTI


Selçuklular döneminde yaygınlaşan medreselerin tarihi hakkında da bilgi veren Erdemir, "Türk-İslam devletlerinde medrese geleneği Karahanlılarla başlar. Ayrıca Karahanlılar, medrese geleneği ile birlikte burslu öğrencilik sistemini başlatmışlardır. Medreseler, Selçuklular'la zirve yapar. En kapsamlı, çok yönlü medreseleri Büyük Selçuklular açmıştır. Selçuklu veziri Nizamülmülk tarafından Bağdat'a kurulmuştur. Budizm'deki dinsel eğitim kurumu Viharalardan etkilenilerek medreseler açılmıştır. İlk medreselerde ağırlıklı olarak Kur'an, kıyas, icma, fıkıh, kelam gibi dini dersler okutulurken, Nizamiye medreselerinde hem pozitif bilimler hem de dini bilimler birlikte okutulmuştur. Bu eğitim sisteminde Batınilik ve Şiilik arasında fikri mücadele amaçlanmıştır" ifadelerini kullandı. Programın sonunda TYB Konya Şube Başkanı M. Ali Köseoğlu, Erdemir'e teşekkür ederek Katılım Belgesi takdim etti.

****

****

Haberler Haberleri

"YAZARLARIMIZ OKULLARDA" PROJESİ TAMAMLANDI
TYB KONYA’DA UZLUK AİLESİ VE MEVLÂNA İLE İLGİLİ ÇALIŞMALARI KONUŞULDU
Bakan Tunç: Hukuk dili dil bilinciyle şekillenmelidir
TYB KONYA’DA MESNEVÎHANLIK GELENEĞİ VE MESNEVÎ OKUMALARI PANELİ YAPILDI
Hazreti Mevlana'nın 751. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri başladı