Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi, siyasetçi, fikir adamı şair ve yazar Kâmil Uğurlu’nun 60. Yazı yılına vefa programı düzenledi:
Uğurlu söz sultanıdır
Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi, siyasetçi yazar Dr. Kâmil Uğurlu’nun 80. yaşı ve 60. yazı yılı vesilesiyle bir vefa günü düzenledi. Meram Belediyesi Tantavi Kültür Merkezindeki programda yakın dostları Uğurlu’yu anlatırken, TYB tarafından yayınlanan “Kuş Misâli” adlı kitap katılımcılara hediye edildi.
KÖSEOĞLU: HİKMETLİ SÖZLER
SAÇMAK İÇİN BURADAYIZ
Programın açılış konuşmasında devletinin ve milletinin hizmetinde 80 yaşına gelmiş bir bilgeyi konuşmak için bu programı düzenlediklerini söyleyen TYB Konya Şubesi Başkanı Ahmet Köseoğlu daha sonra şöyle devam etti:
“Her daim devletinin ve milletinin hizmetinde 80. yaşına gelmiş bir bilgeyi konuşmak için bugün buradayız. Bu vefa toplantısında Kâmil Uğurlu ağabeyin üzerinden hikmetli sözleri tohum olarak saçmak için buradayız. Bir güzel insanın ömrünün dolu dolu, bereketli geçiş hikayesini geleceğe taşımak için buradayız. Ömrünü şiir gibi yaşamaya adamış ve onu da ‘kuş misali’ diye adlandırmış çelebi şairi konuşmak için buradayız.Üniversite hocalığı, TOKİ Başkanlığı ,Belediye başkanlığı ve daha bir çok hizmetlerde bulunmuş Torosların /Aladağ’ından Arif ağanın oğlu Kâmil Uğurlu ağabeyin şiir limanına sığındığı, sanat ve edebiyatı öncelediği bir uzun hayatın şiir gibi kısa hikayesini konuşmak için buradayız.
SORGUN: KÂMİL BEY VELUT BİR İNSAN
AK Parti Konya Milletvekili Ahmet Sorgun’da Uğurlu’nun kitaplarını zevkle okuduğunu belirterek başladığı konuşmasında şunları söyledi:
“Bazıları konuşur ama yazamaz, bazıları da yazar ama konuşamaz. Ama Kâmil ağabey maksadını hem yazıyla hem de sözle gerçekten çok iyi ifade eden bir büyüğümüzdür. Türkçeyi güzel kullanımı bile benim için onun kitaplarını baştan sona okumaya değer. Bizim millet olarak hakikaten semai bir geçmişimiz var. Fakat geçmişimizi de biz çoğunlukla batılı seyyahların hatıratlarından okuyoruz. Ama Elhamdülillah yazmaya başladık. Sohbet geleneğini de ihmal etmemek gerekiyor. Kâmil ağabey velut bir insan.”
Açılış konuşmasının ardından program yöneticisi Mustafa Çıpan, TYB Sakarya Şubesi başkanı Fahri Tuna, eğitimci Ertan Bilici ile Karaman Kültür ve Turizm Müdürü Burhan Yemiş Kâmil Uğurlu’ya dair tespitlerini, hatıralarını anlattı. Uğurlu’nun; önceki yıl TYB Konya Şubesi’nin internet mecrasında düzenlediği Mevlânâ Şiir Şöleninin okuduğu şiir de gösterildi.
ÇIPAN: UĞURLU VEFALI BİR İNSANDIR
Açılış konuşmasının ardından program yöneticisi Mustafa Çıpan, TYB Sakarya Şubesi başkanı Fahri Tuna, eğitimci Ertan Bilici ile Karaman Kültür ve Turizm Müdürü Burhan Yemiş Kâmil Uğurlu’ya dair tespitlerini, hatıralarını anlattı.
Bugün künyesinde hem Kâmil hem de Uğurlu kelimeleri bulunan bir insanı, 60. yazı yılında ahde vefa ve kadirşinaslık hissiyle hem dostlarından hem kendisinden dinlemek için toplandıklarını vurgulayan Mustafa Çıpan “Kendisine alem olan bu iki ağır ismin, iki ağır kelimenin yükünü hakkıyla ve lâyıkıyla taşımış bir şahıstan bahsedeceğiz. Kâmil Uğurlu bey hepimizin olduğu gibi benim için de hem sohbetlerinden hem kitaplarından istifade ettiğim bir hoca, aynı zamanda samimi bir dost, yol gösterici bir ağabeydir. Konya'mızın yetiştirdiği ve yetiştiği topraklara bağlılığını vefa hissiyle yapmış olduğu hizmetlerle hem Konya'ya hem de ülkemize layıkıyla sunmuş bir gönül insanı, bir ilim insanıdır” diye konuştu.
TUNA: KONYA’NIN BEŞİ BİR YERDESİDİR
Sözlerine “Kâmil Uğurlu Konya'nın beşi bir yerde’sidir” diyerek başlayan TYB Sakarya Şubesi Başkanı Fahri Tuna’da şunları dile getirdi:
Vefa kelimesini sözlüğümüzden çıkardığımız zaman geriye kuru bir lâf salatası kalır. Vefa bu kadar önemlidir. Düğünlerde geline beşi bir yerde takılırdı. Çünkü çok değerlidir. Kâmil ağabey de Konya'nın ülkemize armağan ettiği beşi bir yerdedir. O bir çalışma abidesidir. 24 saatte 72 saat çalışan Kamil Uğurlu ağabey bütün iltifatları hak ediyor. Çalışmanın ibadet olduğuna inanarak çalışır ve çalışarak dinlenir. Çalışarak huzura ermenin öncüsü, önderi ve yolbaşçısısıdır. Örnek bir bürokrattır. 17 Ağustos 1999 Gölcük depreminin ertesi günü TOKİ ekibiyle birlikte Adapazarı'ndaydı. Yarı aç yarı susuz dolaşıp Adapazarı'nı yeniden imar etti. O depremden sonra Konya halkı 2 binin üzerinde daire bağışlamıştı Adapazarı'na. Biz oraya Konya Mahallesi adını veremedik ama bugün şehrim adına Konya halkına teşekkür, minnet ve selamlarını iletiyorum.
Kâmil bey irfan sahibidir. Akıl, bilim, gönül ve ihtiyaç dörtgeni üzerine oturttuğu onlarca büyük projesi vardır. Vefalı da bir insandır. Türk bürokrasisinin görülmeyen bilinmeyen kahramanlarındandır. Sıra dışı bir siyasetçidir. Karaman'ı Türk dünyasının daimi dil ve kültür başkenti ilan etmesi çok önemli bir şeydi.
BERSE’DEN MEKTUPLU KUTLAMA
Daha sonra Uğurlu’nun kadim dostlarından yazar Mehmet Kamil Berse’nin mektubu okundu. Berse mektubunda “Seksen yıllık ömre sığmayacak kadar ülkesine ve milletine faydalı işler yapmış ve yapmaya devam eden örnek alınacak bir insan... 98 ay boyunca şehir ve Kültür dergimizde bıkmadan, yılmadan, aşk ilen, sevgi ilen her nefeste bu nefesin hakkını veren değerli yazarımız, kıymetli ağabeyimiz, aziz dostumuza sağlıklı ve hayırlı ömür diliyorum” diye seslendi.
BİLİCİ:
Uğurlu’nun siyasi, ekonomik ve kültürel faaliyetleriyle iş dünyasındaki başarıları, ilim ve kültür hayatına katkıları, Orta Asya Türk dünyası ve kitabeler ile ilgili çalışmalarına dair konuşma yapan Ertan Bilici de şunları söyledi:
Kâmil ağabey gönül dilini çok iyi bilir. Gönül ehlidir. Onun evi üniversite senatosundan fazla ilim ve fikir adamının bulunduğu meclislerdir. Bekir Sıtkı Erdoğan'ın şiir günlerini Kamil ağabeyin evinde dinledim. Selçuk Üniversitesi'nin kuruluş yıllarında, Süleyman Hayri Bolay, Ayhan Songar, Kemal Eraslan, Mehmet Çavuşoğlu gibi fikir ve ilim adamlarının hepsiyle Kâmil ağabeyin evindeki sohbetlerde buluşurduk. Kâmil ağabey aynı zamanda sözün sultanıdır.
YEMİŞ:
Konya’da öğrencilik yıllarımda, şimdi program yaptığımız Tantavi Kültür Merkezinin virane halini görmüş ve üzülmüştüm. Hamdolsun şimdi güzel bir kültür merkezi olmuş. Kâmil ağabey şehrin alnına yazılmış en güzel cümleydi. Kâmil ağabey Belediye Başkanı olduktan sonra şehir dergisi çıkarma teklifimizi “hay hay” diyerek kabul etti ve İmaret dergisini çıkardık. Bizim için büyük kapılar açtı, dergimizi belediye bültenine dönüştürmedi. Onun destekleriyle beş yıl, belediye başkanlığı sona erdikten sonra da, hiç tanışmadığım Mustafa Kutlu ağabeyin dergimiz hakkındaki övgü yazıları sayesinde dört yıl daha çıkardık.
Kâmil ağabey mütevazı bir insandır. Karaman'da dolu dolu 5 yıl geçirdik. Fikirlere açıktı. Bir başkan edasıyla bizi hırpalamadı. Kâmil ağabey bir gün derginin konusu dışında bir şiir göndermişti. Kendisine şiiri yayınlamak istemediğimizi söyleyince anlayışla karşılayıp yazıyı değiştirdi.
Kur'an-ı kerim birçok yerinde bize sözü güzel söylemenin emrini verir. Kâmil ağabey sözü güzel söyleyen bir insandır. Sözü güzel söylemenin her geçen gün kaybedildiği bir zamanda sözün güzelini söylemek önemlidir. Vefalıdır. Başkanlığından sonraki dört yıl da çıkardığımız her sayıdan sonra arayıp tebrik etmiş, eksiğimizi söylemiş, bizi unutmamıştır.
UĞURLU: GELECEĞİNİZİ BİLİYORDUM
Konuşmacıların ardından eşi Hilal Hanım ile kürsüye davet edilen Dr. Kâmil Uğurlu “Allah bizi bu fakiri bu programa lâyık kılsın ve herkese Ahmet Köseoğlu, Mustafa Çıpan, Fahri Tuna, Ertan Bilici ve Burhan Yemiş gibi dostlar ihsan etsin. Bütün katılımcılara teşekkür ediyorum; geleceğinizi biliyordum” dedi.
UĞURLU’YA MEVLEVİ SİKKESİ MENYATÜRÜ
Programın sonunda Konya Milletvekili Ahmet Sorgun ve TYB Başkanı Ahmet Köseoğlu Dr. Kâmil Uğurlu’ya özel tasarlanmış Mevlevi Sikkesi minyatürü takdim etti. Konuşmacılar Çıpan, Tuna, Bilici ve Yemiş’in katılım belgelerini de Prof. Dr. Ahmet Alkan takdim etti.