Yazı ile 120

I. Filme gitmeden önce...120 filminin "bir Özhan Eren filmi" olduğunu öğrendikten sonra filme gitmek için hiç referans aramadım. Hakkında yazılan ve söylenenleri...

I. Filme gitmeden önce...
120 filminin "bir Özhan Eren filmi" olduğunu öğrendikten sonra filme gitmek için hiç referans aramadım. Hakkında yazılan ve söylenenleri de özellikle okumamayı yeğledim.

Filmin gösterime girdiğini duyunca da ilk fırsatta soluğu sinemada almıştım.

Çünkü Özhan Eren, sinemada olmasa da sanatın diğer dallarında yaptığı çalışmalardan adını duyduğumuz, eserlerini bildiğimiz bir sanatçıydı. Onun sinemaya el atmış olması bu sebepten biz de merak uyandırmaya yetmişti.

II. Filmden dönerken...
Filmi izlerken daha, bu kadar sağlam bir konu bulduğu için yönetmeni kıskanmadım desem yalan olur.

Ayrıca her zaman söyleyip durduğum, dil persengi bir konu, bizim tarihimizin detaylardan yola çıkarak ele alındığında binlerce film öyküsü barındırdığı yönündeki kanaatimin de canlı tanığı olabilirdi bu film.

Film bittiğindeyse zihnimde "keşkeler" bırakan bir film olarak kaldı 120. Bu keşkeler daha çok senaryo problemlerinden kaynaklanmaktaydı. Görüntü kalitesi, çekimler, oyunculuklar, Türk Sineması bağlamında, rahatlıkla iyi bir film yargısına varmamızı destekleyebilirdi.

Mesele konunun işlenişine gelince, düğümlere, çözümlere, senaryonun çekim merkezine, ağırlık noktalarına gelince, "keşke"si bollaşmıştı 120'nin.

Keşke Süleyman Teğmen öylece kolay, basit, sıradan vurulmayaydı. Keşke ölmeyeydi.

Keşke onu vuran ermeni komitacıyı, daha önce filmde atış talimi yaptırdığı, atışı öğrettiği çocuklardan biri Münire'nin kardeşi, Cemal müdürün oğlu Mehmet vuraydı. O esnada bir flashback sayesinde, bu atış talimi ile çocuğun o andaki atışı çakıştırılaydı da Süleyman Teğmen kurtulaydı. Süleyman Teğmenin talim sırasındaki direktifleri Mehmet'in kulaklarında çınlayaydı.

Keşke 120 çocuğun üstlendiği görevin bir işe yaradığı görüleydi, gösterileydi.

Keşke o çocuklardan başrolde olan grup ölmeyeydi, "umut" öldürülmeyeydi. En azından ölenlerinden de bir "umut" diriltilebileydi.

Keşke hikayenin başı ve sonuna odaklanacağına film, tam göbeğine yani çocukların cephaneyi yerine ulaştırmak için baş koydukları yolculuğa odaklansaydı.

Keşke Teğmen ile Münire evleneydiler. Keşke filmin sonunda dış sesten dinlediğimiz vatan-millet konulu tiradı, başrolde ölmemiş olmasının gerekliliğini yukarıda vurguladığımız çocuk dillendireydi. O yaşlı çok yaşlı haliyle bize nutuk ataydı. Nutuk atmaya hak kazanmış biri olarak onu kabullenmekte zorlanmazdık hiç olmazsa. İlla ki bu vatan-millet-toprak-bayrak-v.s. söylemi bu şekilde kullanılacaksa bari böyle olaydı.

Dediklerimizin hiçbiri yapılmamışsa bari sonuçtan tatmin olaydık. Çünkü bir hikayeyi anlatmanın binbir yolu olabilir. Bunun için anlatıcıyla tartışmanız abes kaçabilir. Ancak hangi tarzda anlatırsa anlatsın anlatılandan mutmain olmayı istemek bizim hakkımızdır. Bunu da anlatıcı unutmasın.

Keşke... keşke... keşke...

III. Okur ne yapsın...
Her şey bi yana herkesin Çanakkale'ye yoğunlaşmayı tercih ettiği ve geçmişin zaferleriyle muzaffer olma sarhoşluğuna kapılabildiği bir dönemde, yenilgilerimizin de kahramanlıklarla örülü olduğunu bize hatırlatan ve zaferlerimizi vaki kılan şeyin yenilgilerimizi tanımak olduğunu anlatmayı deneyen bu filmi, "yenilgi yenilgi büyüyen zafere" sağladığı katkı için bile izlemek gerekli.

Ey okur,
Şimdi benim işim film üzerine yazılan yazıları okumak olacak. Siz de filmi izlemediyseniz, bir an önce gidip izlemelisiniz.

Eli yüzü düzgün, insani unsurlara vurgu yapan, tarihini olduğu gibi kabullenmeyi salık veren bir filmi her zaman bulmak mümkün olmuyor. Hele de yerli sinemanın iyiden iyiye cıvıttığı ve dahi zıvıttığı şu günlerde...

IV. Filmin Künyesi
Adı: 120
Tür : Savaş / Dram / Tarihi
Gösterim Tarihi : 15 Şubat 2008
Yönetmen : Özhan Eren , Murat Saraçoğlu
Senaryo : Özhan Eren
Müzik : Özhan Eren
Yapım : 2007, Türkiye
Oyuncular:
Özge Özberk (Münire) , Cansel Elçin (Süleyman Teğmen) , Burak Sergen (Sermet Bey) , Emin Olcay (Cemal Müdür) , Oytun Öztamur (Mehmet)

Haberler Haberleri

"YAZARLARIMIZ OKULLARDA" PROJESİ TAMAMLANDI
TYB KONYA’DA UZLUK AİLESİ VE MEVLÂNA İLE İLGİLİ ÇALIŞMALARI KONUŞULDU
Bakan Tunç: Hukuk dili dil bilinciyle şekillenmelidir
TYB KONYA’DA MESNEVÎHANLIK GELENEĞİ VE MESNEVÎ OKUMALARI PANELİ YAPILDI
Hazreti Mevlana'nın 751. Vuslat Yıl Dönümü Uluslararası Anma Törenleri başladı