Konya Büyükşehir Belediyesi KOSKİ Genel Müdürlüğünün Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi ile düzenlediği Konya Su Medeniyeti Sempozyumu 26-27 Haziran 2009 tarihinde Konya Bera Otel'de gerçekleştirildi. Sempozyumda, yedi ayrı oturumda çeşitli üniversitelerden kırkın üzerinde bilim adamı, su ve medeniyet ilişkisi üzerine sunumlarını yapmışlardır. Bu sunumlar neticesinde sempozyum sonuç bildirgesi şu şekilde oluşmuştur:

Su Medeniyeti Sempozyumu Sonuç Bildirgesi:

1.Su, evrenin ve yeryüzündeki canlı hayatının başlangıcında en temel maddedir. Bundan dolayı da ilk insandan günümüze kadar bütün medeniyetlerin doğuş ve gelişimini belirlemiştir. Bütün dinler ve felsefelerde hayatın en temel vazgeçilmezi olarak algılanmıştır. Öyle görünüyor ki, insanlığın ve medeniyetin bundan sonraki tarihinde de su belirleyiciliğini artırarak devam ettirecektir.

2.Medeniyetimizin su alanında gerek hukuk, gerek müessese bakımından özellikle Selçuklu ve Osmanlı dönemlerinde köklü bir tecrübeye ve birikime sahip olduğu ortaya çıkmıştır. Ancak şu da görülmüştür ki, bu alanda bildiklerimiz, bilmediklerimize nispetle çok düşüktür. Bu alanda belgelere dayalı, daha spesifik çalışmalara ihtiyaç vardır. Bu konu etrafındaki araştırmalar teşvik edilmelidir.

3.Su, kültürümüzün her alanında etkisini göstermiş bir olgudur. Edebiyattan, su mimarisi yapılarındaki sistemlere ve peyzaj mimarisine kadar, yüksek bir kültüre sahip olduğumuz görülmüştür. Ancak su mimarisi eserlerinin büyük bir tahribattan geçtiği ve çok azının günümüze geldiği tespit edilmiştir. Bununla birlikte, sanatsal yapılardaki estetik modeller, günümüzdeki bahçe, çevre düzenlemesi, su eserleri ve mimarisine model oluşturacak niteliktedir. Geçmişe nispetle modern eserlerin sanatsal yönünün daha zayıf olduğu görülmektedir.

4.Konya ve çevresinin sulama sorunu eski çağlara dayanır. Beyşehir Gölü'nün Konya Ovası'na akıtılması ve bugünkü Konya Ovası Projesi'ne ilişkin bölge halkının beklentileri, beş yüz yıl öncesine, Kanuni devrine kadar uzanmaktadır. Bu beş yüz yıllık beklentilerin ve 1855'ten bu yana sürdürülen çalışmaların son zamanlarda hız kazanmış olması sevindirici olmakla birlikte, bu faaliyetlerin bir an önce bitirilmesi bölge insanımızın temennisidir.

Yukarıda ifade edilen düşüncelere ilave olarak:

- Tarihimizde olduğu gibi, günümüzde de, resmi ve sivil kuruluşların, Selçuklu, Osmanlı dönemi kayıtlarına dayalı araştırmaları teşvik etmeleri tavsiye edilmiştir.

- Su medeniyetimizi anlamayı ve tanıtmayı amaçlayan bu sempozyum belli aralıklarla tekrarlanmalıdır.

- Yapılan bu sempozyumun bildirileri en kısa zamanda kitaplaştıracağız.

Su medeniyeti gibi hayatın tamamını kapsayan bir konunun, bir sempozyumun sınırları içerisinde bütün boyutlarıyla ele alınması mümkün değildir. Bu alanda, farklı bakış açılarıyla yeni sempozyumların yapılması kaçınılmazdır.

Tarihi ve kültürel birikimiyle, medeniyetlere beşiklik etmiş Konya şehri, geçmişiyle örtüşen, bugüne yakışan Su Medeniyeti Sempozyumu'yla iki gün süren programı başarıyla gerçekleştirerek tarihe kayıt düşmüştür. Sempozyumda oturum başkanlığı yapanlara, tebliğ sunanlara, katılımcılara, organizasyonda görev alanlara ve basınımıza teşekkür ediyorum.