YAZILACAK ÇOK ŞEYİMİZ VAR, GÖRECEK ÇOK YERİMİZ VAR
Konya Şubesi'nin; "Yazılacak Çok Şeyimiz var" sloganıyla Türkiye'mizin gezilecek, görülecek; tarihi, kültürel, edebi, ilmi ve tabiat harikası yerlerine...
Konya Şubesi'nin; "Yazılacak Çok Şeyimiz var" sloganıyla Türkiye'mizin gezilecek, görülecek; tarihi, kültürel, edebi, ilmi ve tabiat harikası yerlerine gezi yaptırması gelenek haline geldi! Yine gelenek bozulmadı! 22- 23 Haziran 2013 tarihleri arasında Kapadokya'nın giriş kapısı olan Niğde, Çamardı ve Demirkazık gezileri gerçekleştirildi! İlk durağımız Bor oldu. Sayın Belediye Başkanı, Yazarlarla tek tek tokalaştıktan sonra Bor'u şöyle tanıttı; Bor, Niğde iline bağlı ilçe ve bu ilçenin merkezi olan kent. Niğde'nin 14 km güneyindeki 1100 metre rakımlı Bor Ovası'nda (ya da yaylasında) yerleşmiştir. Merkez bucağına bağlı 7, Kemerhisar bucağına bağlı 16 köyü vardır. Yüzölçümü 1354 km2 olup, nüfus yoğunluğu 39'dur. İlçe topraklarının büyük bölümü Obruk Platosu'nda yer alır. Doğu, kuzey ve güneydoğusu dağlıktır. Doğusu Aladağlar, kuzeyi ise Hasan ve Melendiz dağları ile çevrilidir. Başlıca akarsuyu Küçüköz Deresidir. Bor Ovası, Ereğli Ovası'nın devamıdır. Hitit İmparatorluğu zamanında Bor-Kemerhisar-Bahçeli üçgeni ortasındaki İftiyan mevkiinde kurulmuştur. Sırasıyla Frigya Devleti,İran İmparatorluğu, Makedonya İmparatorluğu, sonrasında M.s. 395 yılında Doğu Roma İmparatorluğu yönetimine girmiştir. 707 yılında Müslüman Araplar tarafından ele geçirilmiş ancak kısa bir süre sonra yeniden Roma İmparatorluğu tarafından geri alınmıştır.
1071 Malazgirt zaferinden sonra Kutalmış Oğlu Süleyman Şah tarafından fethedilmiştir. Fetihten sonra bölgeye Kayı Boyuna bağlı Bayat, Emen ve Badak aşiretleri yerleştirilmiştir. Yöreye ilk gelen Müslüman Türkler, şimdiki ilçe merkezinin Humam Çayı etrafındaki Çay, Kala ve Harım mahallelerinin bulunduğu sulak araziye yerleşmişler, eski adı Tyana yahut Tuana olan şehir de zamanla Bor, Kemerhisar ve Bahçeli arasında yok olmuş, bölgede yaşayan gayrımüslim halk (çoğunluğu Rum) zaman içerisinde asimile olmayıp ilçeden göç etmişlerdir. I. Dünya Savaşı ve Kurtuluş Savaşı sonrası yapılan mübadele ile Arnavutluk , Yunanistan ve Bulgaristan'dan göç eden Türklerin de ilçeye yerleşmesi ile bugünkü etnik yapı oluşmuştur.
İlçenin belli başlı geçim kaynakları tarım, halıcılık ve dericiliktir. Arazinin tarıma müsait ancak yetersiz olması ve mevcut tarım arazilerinin yerleşim yeri haline gelmesi zamanla halkın tarımdan uzaklaşmasına neden olmuştur. Bu durum halkı okumaya, sonuçta memuriyete ve gurbetçiliğe yönlendirmişdir. Dolayısıyla nüfus artışı yavaşlamış (30 senelik artış 10.000 civarı), yöre ticareti canlılığını kaybetmiştir. Yıllardır süregelen gurbetçilik ilçedeki halıcılık ve elma üreticiliğini de bitirmiştir. Geleneksel dabaklık ise zor şartlar altında sürdürülmektedir. Niğde Üniversitesi'nin kurulması ile son yıllarda bölge ekonomisi biraz olsun canlanmıştır. Bor ilçesinde üniversiteye bağlı Bor Meslek Yüksekokulu ve Bor Halil Zöhre Ataman Meslek Yüksekokulu faaliyet göstermekte olup bu okullar başta bilgisayar, elektronik ve hayvancılık olmak üzere birçok alanda ara eleman yetiştirmektedir. İlçede bulunan sanayi kuruluşları da ilçe ekonomisine önemli katkılar yapmaktadır; bunlardan bazıları Şeker Fabrikası, Askeri Fabrika, BİRKO (Koyunlu) halı fabrikası ve ham deri işleyen imalathaneleridir. Bor'da yıllardır pek çok deri imalathanesi olmasına rağmen bunlar geniş çaplı ve fabrikasyon üretim yapacak şekilde birleşememiş, geleneksel yöntemlerle üretim yapan küçük imalathaneler olarak ayakta durmaya çalışmaktadırlar. İlçede üretilen işlenmiş derileri kullanabilecek başka bir sanayi kuruluşu da maalesef kurulamamıştır. Halen Acıgöl mevkiinde bulunan bu imalathanelerin Konya yoluna taşınma süreci devam etmektedir. Türkiye'nin ekmek sacını Bor karşılamaktadır. Soğuk ve sıcak lastik kaplama yeni yeni gelişmektedir. Ekonomisi tarıma dayalıdır. Başlıca tarım ürünleri tahıl, nohut, patates, soğan, fasulye ve şekerpancarıdır. Sebze ve meyvecilik yaygın olarak yapılır. Vâdi boylarında meşhur Niğde elması yetiştirilir. Hayvancılık ekonomik açıdan önemli gelir kaynağıdır. İlçenin [İftiyan] denen bölgesinde bulunan pek çok üzüm bağı bu bölgenin yerleşime açılması nedeniyle yapılan parselleme ve yol çalışmaları nedeniyle neredeyse tamamen yok olmuştur.İlçede apartmanlaşma ve tarım arazilerinin parsellenmesi hızla devam etmektedir. Eskiden "Yeşil Bor" olarak tanımlanan ilçede sadece ilçe merkezinin Bentkavak, Kayı yolu, Köfterlik ve Manastır mevkilerinde üzüm bağları ve meyve bahçeleri kalmıştır. Köylerde halı ve keçe dokunur.
Bor Belediye Başkanı ile birlikte Öğle yemeğinin ardından Bor'ın manevi önderlerinden; Ahmet Kuddusi Hz.nin babası Hacı Seyyid İbrahim Efendi'nin türbesi ziyaret edildi. Öğle namazının kılınmasından sonra Kemerhisar Tyana ve Roma havuzu görülmeye değer harika yerlerdendir.Kaynak;Yenikonya
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.